Faaliyet Alanlarımız

Arabuluculuk ve Tahkim Hukuku

Arabuluculuk Nedir? 

Arabuluculuk, üçüncü kişinin tarafları bir araya getirerek müzakere edebilmelerini sağladığı ve aralarındaki iletişimi kolaylaştırdığı, çözüme ilişkin karar verme yetkisinin taraflarda kaldığı, sürece ilişkin tavsiye veya karar verme yetkisinin ise üçüncü kişide olduğu bir yapılandırılmış uyuşmazlık çözüm sürecidir. Arabuluculuğun temel amacı, mahkemelerin yoğunluğunu azaltmak değil, taraflar arasındaki iletişimsizliği arabuluculuk eğitimi almış profesyoneller yardımıyla gidermektir.

Tahkim Nedir?

Tahkim; kanunun bu yolla çözümlenmesine izin verdiği uyuşmazlıklarla sınırlı olmak üzere, yine üçüncü bir kişinin(hakem) uyuşmazlığı kesin olarak çözüme kavuşturmasıdır.

Arabuluculuk ile tahkim arasındaki fark nedir?

Arabuluculuk ile tahkim arasındaki fark; Tahkimde hakem yargılama yaparak bağlayıcı bir karar verir. Bilindiği üzere arabuluculuk bir yargılama faaliyeti olmadığından menfaat temelli bir çözüme kavuşulması sağlanmaktadır.  Tahkim ise hak temelli bir yaklaşım olup mahkemeler ile benzer yaklaşım göstermektedir. Arabuluculuk yolunda uyuşmazlığın çözümü tarafların dilediği şekildedir ancak tahkimde tarafların hiç beklemediği bir şekilde süreç sona erebilir. Arabuluculuk tahkime nazaran daha az kuralcı ve şekilcidir.

Arabuluculuk sürecinin temel özellikleri nelerdir?

Gönüllülük

Gizlilik

Arabulucunun tarafsızlığı

Kontrolün taraflarda olması

Eşitlik

Arabuluculuk gönüllülük esasına dayanmakla birlikte ülkemizde bazı durumlarda dava şartı haline getirilerek bu durum zorunluluk haline getirilmiş olsa da sadece başvuru zorunlu olup sürecin her aşamasında bu süreç sona erdirilebilmektedir. Arabuluculuğun dava şartı olduğu hallerde davacının dava açabilmesi için arabuluculuk yoluna başvurulması ve arabuluculuk faaliyetinin sonunda verilen ve anlaşmaya varılamadığını gösteren son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemesi gerekir (HUAK madde 18/A/2).

Ticari uyuşmazlıklar ile bazı iş uyuşmazlıkları için arabuluculuğa başvuru dava şartıdır. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 3/1’inci maddesine göre bireysel ve toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Benzer şekilde, 7155 sayılı Kanun ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesi ile bu Kanun’un 4. Maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı haline getirilmiştir.

İhtiyari Arabuluculuk ise tarafların bir arabulucuya gitme zorunluluğu olmadığı halde uyuşmazlığın çözümü için dava açmadan önce arabulucuya başvurmayı tercih etmesidir. Taraflar üzerinde tasarruf edebilecekleri her türlü özel hukuk uyuşmazlığıyla ilgili ihtiyari arabuluculuk yoluna başvurabilir.

Suç teşkil eden fiillerle bağlantılı uyuşmazlıklar, arabuluculuk yoluyla değil; Ceza Muhakemesi Kanunu’na göre uzlaştırma/uzlaşma hükümleri uygulanarak her savcılık bünyesinde bulunan uzlaştırma büroları tarafından çözülür.


Arabulucu Kimdir? 

Arabuluculuk yönetiminde; arabuluculuk faaliyetlerini yürüten yani taraflar arasındaki uyuşmazlığı kanuna uygun şekilde çözen kişilere arabulucu denir. Arabulucu; sistematik teknikleri kullanarak, müzakere ve görüşmeler ile tarafları bir araya getirir.

Arabulucu Olma Şartları Nelerdir?

Arabulucu olmak için koşullar aşağıdaki gibidir;

Türk vatandaşı olmak,

Mesleğinde en az 5 yıl deneyimli hukuk fakültesi mezunu olmak,

Tam ehliyetli olmak,

5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; bilinçli işlenen bir suçtan dolayı bir yıldan fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile Devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık, gerçeğe aykırı bilirkişilik yapma, yalan tanıklık ve yalan yere yemin suçlarından mahkûm olmamak, Tck 66

Terör örgütleriyle iltisaklı veya irtibatlı olmamak,

Kasten işlenmiş suçtan mâhkum olmamak,

Arabuluculuk eğitimi almış ve Bakanlık tarafından açılacak yazılı sınavda başarılı olmaktır.

Arabuluculuğa Elverişli Alanlar Nelerdir?

Ticari Uyuşmazlıklar: Çek ve bonodan, rekabet yasağından, fikrî mülkiyetten, komisyon sözleşmesinden, yayım sözleşmesinden, rehin karşılığı ödünçten kaynaklanan ve banka ve finans kurumları ile yaşanan uyuşmazlıklar ticaridir; arabuluculuğa elverişlidir.

İşçi-İşveren Uyuşmazlıkları: İş ve çalışma ilişkisinden veya iş akdinin feshinden kaynaklanan işe iade istemleri, ücret alacağı, fazla mesai ücreti alacağı, yıllık ücretli izin alacağı, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacağı ile ihbar ve kıdem tazminatı alacakları, arabuluculuk uygulaması açısından elverişlidir.

Tüketici Uyuşmazlıkları: Kredi kartı, tüketici kredileri, bankacılık sözleşmeleri, ayıplı mal ve ayıplı hizmet, peşin ve taksitle satım, sigorta, ulaşım, kargo sözleşmeleri, abonelik, özel eğitim ve özel kurs, devre tatil, devre mülk, paket tur ve özel hastane işlemlerinden doğan pek çok uyuşmazlık tüketici uyuşmazlıkları içine girer ve arabuluculuğa elverişlidir.

Kira Uyuşmazlıkları: Kira bedelinin ödenmemesi, kira bedelini tespit ve tahliye, en sık karşılaşılan kira uyuşmazlıklarıdır.

Ortaklığın Giderilmesi Uyuşmazlıkları: El birliği ile sahip olunan mallardaki ortaklığın giderilmesi, tarafların çok sayıda olması veya iletişim eksikliği nedeniyle genellikle anlaşma sağlanamadığından, sıklıkla karşılaşılan ve dava yoluna başvurulan uyuşmazlıklardır. Arabuluculuk yöntemi, bu uyuşmazlıkların tarafların isteklerine uygun bir şekilde çözümünde katkı sağlar.